Abdurrahim  Zapsu

yazar, yayıncı

Ehl-i Sünnet dergisi yayıncısı

1890 yılında Van’ın Başkale ilçesinde doğdu. Soyunun, babası Mehmed Pertev Bey vasıtasıyla Abdülkadir-i Geylânî’ye ulaştığı kabul edildiğinden seyyid olarak tanınmakta ve babaannesi dolayısıyla da ailesi bölgenin tanınmış isimlerinden Bedirhan Paşa sülâlesine dayanmaktadır.

Annesi, anne tarafından Doğu Anadolu’nun ilmî ve tasavvufî faaliyetleriyle tanınan Arvâsîler’e mensup Emetullah Hanım’dır. Kendisi de bir yazısında evlâd-ı Alî’den olduğunu ifade eder.

İlk öğrenimini Başkale’de, orta öğrenimini Van Dârülmuallimîni’nde yaptı. Özel hocalardan ders alarak Arapça, Farsça öğrendi ve dinî bilgilerini ilerletti.

Seyyid Tâhâ Arvâsî’den icâzet aldı. II. Meşrutiyet öncesinde İstanbul’a gitti. Her etnik grubun başının çaresine bakma yollarını aradığı bu çalkantılı dönemde çeşitli Kürt derneklerinde görev aldı.

Türkçe ve Kürtçe yayımlanan Jin dergisinde yazılar yazdı.

Kürt Talebe Hevi (Ümit) Cemiyeti’nin kurucuları arasında bulundu.

I. Dünya Savaşı’nın başlaması ve Osmanlı Devleti aleyhine gelişmesi üzerine Doğu Cephesi’ne giderek milis kuvvetlerine katıldı.

Bitlis’te Ruslar’ın saldırılarını durdurmak için katıldığı çete savaşlarında esir düştü. Bakü açıklarında Nargin adasındaki esir kampına gönderildi. Burada Rusça ve Almanca öğrendi.
Müslüman esirlerin çocuklarına dinî konularda ders vermek amacıyla kampta bir mektep açtı. Çocuklar için ahlâkî şiirler kaleme aldı. Bir buçuk yıl kadar süren bu eğitim çalışmalarından mektebin 1917’- de Ruslar’ca kapatılması üzerine vazgeçmek zorunda kaldı.

Ardından esir kampından kaçarak Bakü’ye ulaştı. Kampta yazdığı şiirleri ve bir tiyatro eserini Bakü’de neşretti.

Ekim 1917 de Bolşevik ihtilâlinin patlak vermesi ve Rusya’nın savaştan çekilmesiyle hürriyetine kavuştu.

Uzun bir yolculuktan sonra İstanbul’a döndü. Burada Dârülhilâfe Sahn Medresesi imtihanını verip Mütehassısîn bölümüne giriş hakkını kazandıysa da medreselerin lağvedilmesi üzerine Dârülfünun İlâhiyat Fakültesi’nde okudu.

Mezuniyet tezi olarak Âbide-i Tevhîd adıyla hazırladığı Âyetü’l- kürsî tefsiriyle fakültenin ilk mezunları arasına girdi (1927).

Cumhuriyet’in kuruluşunu takip eden yıllardaki faaliyetleri hakkında yeterli bilgi yoktur;(1) ancak Ankara Maliye Meslek Mektebi’ni de bitirdiğinden mal müdürlüğünde memurluk yaptığı bilinmektedir.

İstanbul’daki memuriyetini yürütürken bir taraftan da özellikle çocuklara ve gençlere dinî bilgiler verilmesi yanında din aleyhtarlarına karşı yayın yapmak üzere Ehl-i Sünnet dergisini neşretti (1947).

Bu dönemde derginin başyazarlığını yürüttüğü ve çoğu yazılarını yazdığı gibi kaleme aldığı risâle hacmindeki kitaplarla da dinî neşriyat yapmaya girişti.

Ayrıca Necip Fazıl Kısakürek’in öncülüğünde kurulan Büyük Doğu Cemiyeti’nin kurucu üyesi oldu (1949) ve cemiyetin genel sekreterliğini üstlendi.
Yine bu yıllarda üniversite öğrenimi için İstanbul’a gelen doğulu gençlerin kaldığı Dicle Talebe Yurdu’nun yöneticiliğini yaptı.

1951’de Pakistan’da toplanan İslâm Gençlik Konferansı’na katıldı. Burada Pakistan Millî Eğitim Bakanı Ali Ekber Şah ve Suriye’den Said Ramazan el- Bûtî ile görüştü, birçok İslâm âlimi ve aydını ile tanıştı.

1953 yılında hacca gitti. Dönüşünde hâtıralarını ve değerlendirmelerini Ehl-i Sünnet mecmuasının “Hac Nüshası -1-” olarak numaralandırdığı 139. sayısında yayımladı.

Bedirhan Paşa’nın torunlarından Hidayet Hanım ile evlendi ve Mustafa Pertev, Ayşe Hâle, Jâle adındaki çocukları dünyaya geldi. (2)
Vefatında Edirnekapı Mezarlığı’nda defnedildi.

“Rahmi” mahlasıyla ve çoğu aruzla şiirler yazan Abdürrahim Zapsu bunları zaman zaman Ehl-i Sünnet dergisinde yayımlamışsa da bir araya toplamamıştır.

Başta Ehl-i Sünnet dergisi olmak üzere neşrettiği kitap ve risâlelerin hemen tamamı gençlere, çocuklara ve halka dinî bilgiler vermek, din ahlâkını telkin etmek amacını taşır.

Tek parti iktidarının son yıllarında ve 1950 sonrasında din üzerindeki baskının nisbeten azalmasıyla aynı dönemde yayımlanan benzer dergilerle beraber Zapsu’nun yayım faaliyetlerinin de önemli rolü olmuştur.

İlk sayısı 4 Temmuz 1947’de çıkan Ehl-i Sünnet, yarım gazete sayfası boyutlarında dört sayfa halinde “Dinî, Ahlâkî ve İlmî Haftalık Gazete” üst başlığıyla yirmi altı sayı, ardından daha küçük boyda ve on altı sayfa halinde on beş günlük dergi olarak yayımlanmıştır (1953 yılında 139. sayıya kadar çıkmıştır).

Başlık altında anayasanın, “Hiç kimse felsefî inancından, din ve mezhebinden dolayı kınanamaz”; “Her Türk hür doğar ve hür yaşar” cümleleri dikkat çeker. Dergideki imzasız yazıların çoğu da Zapsu’ya aittir.

1958 yılında vefat etti.

ESERLERİ:
Garip Çocuklara Ahlâk Aşısı (Bakü 1918);
Bir Esir Çocuğun Hatırası (Bakü 1918, manzum piyes);
Şâfiî İlmihali (İstanbul 1334);
Ömer Hayyam’a Hücumlar (İstanbul 1942);
İman Kitabı (İstanbul 1948);
Enbiyâ Tarihi (İstanbul 1948);
Temizlik ve Ahkâmı (İstanbul 1949);
Namaz ve Ahkâmı (İstanbul 1949);
Ramazan Hediyesi Oruç ve Ahkâmı (İstanbul 1949);
Cenaze ve Ahkâmı (İstanbul 1949);
Beş Vakit Namaz (İstanbul 1951);
Helâl ve Haram (İstanbul; Abdest ve Gusül (İstanbul 1951);
Din ve Kin (İstanbul 1951);
Düşünüyorum ve Soruyorum (İstanbul 1951);
Lisanda Nezâket Meselesi (İstanbul 1951);
İmam ve Hatip Mektepleri (İstanbul;
Zekât ve Ahkâmı (İstanbul 1954);
İlimden ve Edepten Mahrum Bir Papaza İlim ve Edep Dahilinde Bir Cevap (İstanbul 1954;
İstanbul Tarabya Metropolidi Yakovas’ın İslâmiyet ve müslümanlar aleyhine kaleme aldığı yazılara cevap¬tır);
Büyük İslâm Tarihi (I-II, İstanbul 1955-1957. Müellifin vefatıyla geniş bir plan halinde kalmış olan III. cildi ilâve edilerek 1976’da tek cilt halinde yayımlanmış bu hacimli eserde Hz. Peygamber’in hayatının Mekke devri üzerinde durulmuş, ele alınan konular tarih felsefesi, din felsefesi, içtimâiyat, ahlâkiyat, İslâm felsefesi, hikmet-i tabîiyye gibi alanların ışığında işlenmiştir);
İslâm Yavrusunun Kitabı (İstanbul 1956);
Metin’in Din Sorguları (İstanbul 1956);
Hâle’nin Din Sorguları (İstanbul 1956);
Pertev’in Din Sorguları (İstanbul 1956).

Yayımlanmamış Eserleri:

Mütefekkirlere Kur’ân-ı Kerim Tefsir Hülâsası,
Ben Neyim?,
Ehl-i Sünnet ve Ehl-i Bid’at İlmî Bir Münâkaşa,
Oğluma Bir Tavsiye,
İmam Bûsırî’nin Aşkı,
Peygamberimizi Tanıyalım,
Ahlâk ve Felsefe,
Aile Tarihim
Heyecanlı Sergüzeştler

(1) Said-i Nursi‘nin hem taIebesi, hem silah arkadaşıdır. I. Dünya Savaşı‘nda Said-i Nursi ve Abdurrahim Zapsu Doğu Cephesi’ne gitti. RusIar’a esir düştüIer.

(2) Abdurrahim Zapsu, Bedirhan Aşireti lideri Bedirhan Paşa’nın torunIarından Arusî Şeyhi M. Aziz Çınar’ın kızı Hidayet HanımIa evIenmiştir.
Bu evlilikten üç çocuğu oImuştur. Kızı HaIe, Musa Anter‘Ie evIenmiştir. OğIu Mustafa Pertev, ‘Masey Ferguson’ traktörIerinin Türkiye’deki imaIatçısı Uzel aiIesinin kızı Gaye Uzel iIe hayatını birIeştirmiştir. Bu evlilikten Cüneyt Zapsu doğmuştur.

Mustafa Uzun DİA dan alıntılanmıştır.