Alan Moore Biyografisi
Watchmen, V for Vendetta, From Hell gibi grafik roman klasiklerinin senaryosuna imza atmış olan, yarattığı eserlerle çizgi roman dünyasını Frank Miller ile beraber en fazla etkileyen insan olarak anılan senarist, yazar, oyuncu ve müzisyen. Neil Gaiman, Mark Millar gibi alt kültürün tanınmış isimleriyle beraber çalışmış ve onları etkilemiştir.
Alan Moore, 18 Kasım 1953 tarihinde, Northampton, İngiltere’de dünyaya geldi. Babası Ernest Moore, bira fabrikasında çalışan bir işçiydi, annesi Sylvia Dooren ise matbaacıydı. Moore, 17 yaşındayken, LSD kullandığı gerekçesiyle okuldan atıldı ve yeraltı edebiyatı basan müzik dergileri için çizimler yaparak hayatını kazandı.
Çizim konusunda yeteneğinin istediği kadar iyi olmadığını farkeden Moore, çizgiroman şirketleri için senaryolar yazmaya başladı. İlk dönem yazdığı senaryolar Marvel UK, 2000 AD ve Warrior gibi İngiltere’nin önemli çizgiroman dergilerinde yayınlanıyordu. Marvel dergisi için yarattığı Marvelman serisi, British Eagle Awards ödüllerinde, kendisine 1982 ve 1983 yıllarında En İyi Çizgiroman Yazarı ödüllerini kazandırdı.
Moore’un en popüler ve başarılı işlerinden birisi kabul edilen V for Vendetta, 1982–1985 yılları arasında, siyah beyaz bir şekilde Warrior dergisinde yayınlandı. Derginin 1985 yılında kapanması üzerine DC ile anlaşan yazar, hikayeyi renklendirerek tekrar yayınladı. 1980–1990 yılları arasında, hayali, faşist bir İngiltere’de geçen hikayede, V adındaki bir özgürlük savaşçısının hükümete karşı direnişi anlatılıyordu. Giyim tarzını ve suratını kaplayan maskeyi, İngitere Parlamentosuna başarısız bir suikastte bulunan gerçek bir tarihi kişilik olan Guy Fawkes’den alan V’nin çizimleri, David Llyod’a aitti.
1983 yılında Amerika’ya taşınan Moore, DC firmasının editörü Len Wein tarafından Swamp Thing’in senaryosunu yazması için davet edildi. Swamp Thing yazarın popüleritesini Amerikan çizgiroman cemiyeti içinde arttıran bir yapım olmasının yanı sıra, iki film ve bir anime serisine de kaynak olarak modern bir pop ikonuna dönüştü.
Moore, DC’nin daha çok yetişkinlere yönelik olan Vertigo etiketiyle yayınlanan çizgiromanlarının kadrosunda yer aldı ve Deadman, Spectre gibi eski karakterleri yeni bir yorumla hayata döndürdü. Moore, bu dönemde Hellblazer karakterini yarattı, halen aylık olarak fasikülleri yayınlanan Hellblazer, Vertigo’nun en uzun süreli yayınlanan eseri olmasının yanı sıra, baş karakteri John Constantine’in adı ile yapılan film ile popüleritesini arttırdı.
Moore’un ve belki de çizgiroman tarihinin en önemli çalışması olan Watchmen, 1986–1987 yılları arasında, fasikül formatındasaya sürüldü. İyi ile kötü arasında süre gelen savaşı anlatan klasik çizgiroman formatına tam ters bir yapıda olan eser, siyah ve beyazdansa gri olana odaklanarak kavram karmaşası yaratıyor ve de çizgiroman üzerinden derin bir siyasi ve toplumsal eleştride bulunuyordu. Watchmen, bütün zamanların en çok tartışılan çizgiromanlarından birisi oldu; çoğu eleştirmen tarafından çizgiromanı değiştiren eser olarak görüldü ve 2009 yılında, yönetmen Zack Snyder tarafından filmleştirildi. Watchmen, ünlü bilimkurgu ödülü Hugo’yu kazanan ilk ve tek çizgiroman oldu.
Batman serisi için yazdığı Batman; Dark Knight Returns ve The Killing Joke, Watchmen ve V for Vendetta ile beraber, yetişkinlere yönelik hazırlanmış çizgiromanlar olarak okuyucu profilinin daha entellektüel ve yaşça daha büyük kısmını hedefleyen yapımlar oldular. Moore, V for Vendetta’nın yeniden basımının tamamlanmasının ardından DC’en ayrıldı.
DC’den ayrıldıktan sonra uzun yıllar boyunca ana-akımdan ve büyük şirketlerden uzan duran Moore, Big Numbers, AARGH, Taboo, Lost Girl gibi bağımsız yapımlara imza attı.
Moore’un ana akıma dönmesi, Image Comics firması için yazdığı süper kahraman serileri ile oldu. 1963, Wild C.A.T.’s, Youngblood gibi eserler bu dönemde ortaya çıktı; aralarında en büyük başarıyı kazanan ise, aşırı vahşet dolu olduğu için büyük eleştirilerin odak noktasında kalan 1963 oldu.
Alan Moore’un son dönem çalışmaları arasında adından en çok söz ettireni, kuşkusuz Wildstorm firması adına yarattığı America’s Best Comics serisi oldu. Bu dönemde kaleme aldığı The League of Extraordinary Gentlemen (Olağanüstü Beyefendiler Cemiyeti), Viktorya döneminde yazılmış olan bir dizi klasik romanın (Denizler Altında 20.000 Fersah, Dr Jekyll) baş karakterlerinin bir araya gelmesiyle oluşmuş fantastik bir steam punk serisiydi. Başarılı bir satış grafiği çizen seri, Sean Connery’nin de rol aldığı bir Hollywood filmi olarak da 2003 yılında sinemaya aktarıldı. Serinin son ayağı olan The League of Extraordinary Gentlemen, Volume III: Century, birinci kısmıyla 12 Mart 2009 tarihinde yayınlandı.
Moore, çizgiroman senaryolarının yanında, Voice of Fire adında kısa hikayelerden oluşan bir roman yayınladı, ikinci romanı Jarusalem’in ise 2010 yılının sonlarında piyasaya çıkması bekleniyor. Yazarın 1980’lerde kurduğu The Sinister Ducks adlı bir müzik grubu, ayrıca V for Vendetta ve The League of Extraordinary Gentlemen: Black Dossier için yazdığı iki de şarkı bulunuyor.
Etik bakımdan kendisini bir anarşist olarak tanımlayan yazarın bu konuda, Margaret Killjoy ile yapılmış olan ve Mythmakers and Lawbreakers adlı kitapta yayınlanan bir makalesi de bulunuyor.
Ödülleri ve Başarıları
Jack Kirby Awards; 1985, 1986, 1987, 1985, 1986, 1987, 1987, 1985, 1986 (Aynı yıl içind gözükenler farklı kategorilerde olmak üzere)
Comics Buyer’s Guide; 1985, 1986, 1987, 1999, 2000
Harvey Award; 1988, 1995, 1996, 1999, 2000, 2001, 2003
Jack Kirby Award; 1985 (x2), 1986 (x3), 1987, 1997, 1998, 1999
Eisner Award; 9 kez (1998-)
Hugo Award; (1988)
Time Magazine, Tüm Zamanların En İyi 100 Kitabı; Watchmen, (2005)