X

Alberto Giacometti

Alberto Giacometti

Alberto Giacometti Biyografisi

Sanatçının eserlerini bir akıma sığdırmanın çok zor olduğu bilinmektedir. Ekspresyonist tavırlı bir sürrealist aynı zamanda bir kübist olarak tanımlandı. Alberto Giacometti denince akla gelen uzun, ince, soyutlanmış figürlerini ise 1940’lı yılların ikinci yarısından itibaren üretmeye başladı.

Alberto Giacometti, 10 Ekim 1901 tarihinde İsviçre‘nin İtalya sınırı yakınlarındaki, İtalyanca konuşulan bölgesi, Graubünden Kantonu, Borgonova, Stampa Kasabasında dört kardeşin en büyüğü olarak doğmuştur. Babası, ressam Giovanni Giacometti, annesi Annetta Stampa’dır. Babası İsviçre’nin ilk yeni-izlenimci ressamlarındandır. Diego, Ottilia, Bruno adlarında 3 kardeşi vardır. Çocukluğu, İtalya‘da bir vadide olan Val Bregaglia’nın küçük köyünde yüksek ve ince çam ağaçları, taşlar, arkadaşlar ve canlı renkli tablolar arasında geçti. Alberto Giacometti, genç yaşta mesleğini öğrendi ve 1913 yılında “Masanın Üzerindeki Elmalar” adlı ilk yağlıboya tablosunu yaptı, bir yıl sonra da ilk heykeli; kardeşi Diego’nun büstünü de 1914’de “Diego’nun Kafası” adı ile meydana getirdi.

Alberto Giacometti, küçük kardeşi Diego ile hayatının her döneminde çok yakın olmuş, annesini ve kardeşlerini model olarak kullanmıştır. Onu en çok etkileyen sanatçılar ise Albrecht Dürer, Rembrandt ve Jan van Eyck olmuştur.

Alberto Giacometti, o yıllarda yaptığı tabloların motiflerini masal, aile sahneleri, asker ve at temalarından almaktaydı. Daha sonraki yıllarda gerçek aile ve arkadaş portreleri ve peyzajlar yaptı. 1915 yılından 1919 yılına kadar İsviçre’de Graubünden Kantonunda Schiers Koleji’nde okudu. Eğitiminde edebiyat, doğa bilimleri, tarih ve özellikle de 1917 Rus devrimi en çok ilgilendiği konular olmuştur. Edebiyatta ağırlıklı olarak Alman Romantikleri, Johann Wolfgang von Goethe ve Friedrich Hölderlin ile ilgilenmiştir.

Alberto Giacometti, 1919 yılında Cenevre Güzel Sanatlar okulunda heykelcilik bölümüne eğitim almaya başladı. 1920 yılında İtalya’ya giderek sanat eğitimine orada devam etti. İtalya’ya yaptığı bu ilk yolculukta Tintoretto, Saint Marco mozaikleri, Gentile Bellini ile kardeşi Giovanni Bellini’nin eserleri ve Padova’da gördüğü Giotto di Bondone’lardan büyük ölçüde etkilenir.

1920-1921 yılları arasında İtalya’ya yaptığı ikinci yolculukta Floransa’da gördüğü bir büstle Mısır sanatıyla tanışır ve Vatikan’daki Mısır koleksiyonunu görmek için Roma’ya gider. Roma’da geçmiş çağların bütün yapıtlarıyla ilgilenirken Barok sanat ve Bizans mozaikleri üzerine daha çok yoğunlaşır. Giacometti bir yandan bu çalışmalarını sürdürürken öte yandan diğer sanatsal etkinliklere de katılarak konserlere ve operalara gider.

1 Ocak 1922 tarihinde Paris’e taşınan Alberto Giacometti, burada ilk olarak sanatçı Alexander Archipenko’nun stüdyosunda çalıştı. Daha sonra heykeltıraş Auguste Rodin’in çalışma arkadaşı heykeltraş Antoine Bourdelle’nin Grande Chaumiere’de verdiği derslere katılarak atölye asistanlığını 1925 yılına kadar yaptı. Burada, kübizm ve sürrealizmi iyi kavramış önde gelen heykeltıraşlardan biri olarak görülmeye başlandı. Joan Miro, Max Ernst, Pablo Picasso, Bror Hjorth ve Balthus ile tanıştı.

Çalışmalarından örnekler

1925 yılında Paris’de Froidevaux Sokağı’nda ilk atölyesini açtı. Gördüğü şeylerin heykel ve resimlerini yapamadığını düşünerek bir süre sonra gerçeklikten kopar ve modelle çalışmaktan vazgeçer. Daha sonra Çağdaş (Laurens, Arp, Lipchitz) ve Egzotik (Meksika, Afrika, Okyanusya) sanatla ilgilenir. Artık modelle değil de akıldan çalışmaya başlayan Giacometti, Kaşık Kadın benzeri düz heykeller yapmaya başlar. 1926-27-28’de Tuileries sergilerine katılır. 1927 yılında Hippolite Maindron Sokağı 46 numaradaki küçük atölyeye yerleşir ve burası hayatının vazgeçilmezi haline gelir. Paris’in işgali sırasında bir ara atölyesini terk etmek zorunda kalsa da bir süre sonra yeniden döner ve ölünceye kadar burada yaşar. Le Couple (Cift) 1926

1929 yılında Pierre Loeb’le bir yıllık anlaşma imzalayan Giacometti, bu galeride nesne-heykellerini sergiler. 1930’da ise, maddi sıkıntı çekmeden yaşayabilmek için kardeşi Diego ile birlikte farklı çalışmalar yapar. Bunlardan biri dekoratör Michel Franck adına kullanıma yönelik tasarladığı nesne ve mobilyalar, diğeri ise Elisa Scirapelli için tasarladığı takılardır. Yine bu dönemde Louis Aragon, Andre Breton ve Salvador Dalí’yle tanışarak Gerçeküstücülere katılır ve akımın tüm etkinliklerinde yer alır.

1932 yılında Pierre Colle galerisindeki ilk kişisel sergisinin ardından 1934 yılında New York Julien Levy galerisinde bir kişisel sergi daha açar. Yaşamının bu döneminde çok şiddetli huzursuzluk yaşayan ve duyma krizleri geçiren sanatçı, tarzını değiştirerek polikrom heykeller, erotik kinetik nesneler gibi yapıtlarıyla soyut heykel aşamasında gerçek imgesel yaratıya dayanan yeni denemelere girişir. Bu denemeler arasında Kafes, Asılı Top, Artık Oynamıyoruz, Saat 4 Sarayı, 1+1=3 ve Görünmeyen Nesne gibi yapıtları bulunmaktadır.

On yıl aradan sonra 1935 yılında stilini yeniden değiştirerek heykellerinde model kullanmaya başlar ve Gerçeküstücü Akım’dan ayrılır. Fakat yaptığı heykellerin boyutu gittikçe küçülmeye başlar, o kadar ki heykeller neredeyse heykel olma niteliğini kaybeder. 1938’den 1940’a kadar her gün, sabahları kardeşi Diego’nun öğleden sonra ise Rita’nın modellik yaptığı heykellerinin konusu insan büstüne dönüşür. Bu dönemde Balthus, Grüber, Tal Coat’la dostluk kurar ve yapıtlarına büyük ilgi duyduğu Andre Derain’le sık sık görüşür. 1935’den 1947’ye kadar hiçbir yapıtını sergilemez.

1940’da modelle çalışmaktan tekrar vazgeçerek, akıldan, her defasında yeniden başladığı bir çıplak kadın yapar ve bu denemeleri 1945 yılına kadar sürer. 1942’ye kadar Pablo Picasso’yla sıkça görüşürken, jean-paul-sartre ve Simone de Beauvoir’le dost olur. II. Dünya Savaşı başladıktan sonra 1942’de ülkesi İsviçre’ye giderek 1945’e kadar Cenevre’de yaşar.

Alberto Giacometti, 1936-1940 yılları arasında çalışmalarını insan kafası üzerine odakladı. 1945 yılında Paris’e döndüğünde, kardeşi Diego’nun sayesinde atölyesini bıraktığı gibi bulur. Fakat bu kez de heykelleri incelip uzayarak yok olmaya başlar. Bunun sonucunda 1946’da yeniden model kullanmaya karar vererek annesinin, Diego’nun, Yanaihara’nın ve Caroline’in portrelerini yapar. 1946-1961 yılları arasında pek çok sergi açan Giacometti, 1949’dan 1951’e kadar hareketli ve hareketsiz figürlere çalışır. 1953’de Samuel Beckett’in Godot’u Beklerken adlı oyununun tek dekoru olan ağacı çizer. 1959 yılında New York’daki Chase Manhattan Bank’ın plazası için tasarladığı heykel kabul görmez.

1961 yılında ABD’de Pittsbourgh International Heykelcilik Birincilik Ödülünü, 1962 yılında Venedik Bienali’nde Heykel dalında Büyük ödülü aldı ve dünya çapında ün kazandı. 1964’de ise bu kez resim dalında Guggenheim International Ödülü’nü aldı. 1964 yılında Fransa’nın güneyindeki Saint Paul de Vence’da, müzeye çevrilen Maeght Vakfı’nın açılışına katılır. Heykelleri burada sergilenen Giacometti, Joan Miro’yla birlikte bu açılışın baş davetlisi olarak yer alır. Ardından 1965 yılında başta Museum of Modern Art New York olmak üzere Amerika’daki sergilerine katıldı. Daha sonraki yıllarda eserleri bir dizi büyük Avrupa galerilerinde sergilendi.

Sanatçının eserlerini bir akıma sığdırmanın çok zor olduğu bilinmektedir. Ekspresyonist tavırlı bir sürrealist aynı zamanda bir kübist olarak tanımlandı.

Alberto Giacometti, 1946 yılında Cenevre’de Annette Arm ile evlendi.

Alberto Giacometti, 11 Ocak 1966 tarihinde İsviçre’nin Chur şehrindeki Coire Hastanesi’nde kalp hastalığı sebebi ile 65 yaşında ölmüştür. Borgonovo’daki aile mezarlığına gömüldü.

Annette Arm, 1962

Kategoriler: A
Benzer Biyografiler