şair
Asıl adı Cemalettin Seber.1931 yılında Erzincan’da doğdu.Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi (1954), Maliye Bakanlığında müfettiş muavini ve müfettiş olarak çalıştı. 1965’te istifa ettiyse de 1972’de Ankara’da gene aynı işe döndü, bir ara İstanbul’da Darphane Müdürlüğü yaptı (1975-1976), emekli oldu.İlk şiiri Mülkiye dergisinde (Ankara, 8 Ocak 1953) çıkan Cemal Süreya buluşları ve söyleyiş biçimiyle İkinci Yeni şiirinin karanlığını giderdi; gelenekten yenilik yarattı; zarif, parıltılı şiirler yazdı. Kendi adıyla, ya da Osman Mazlum imzasıyla, şiir üzerine yazıları, eleştirileri de aranan yazılar oldu.Aylık Papirüs dergisini üç kez çıkardı: 1- Dört sayı (1960-1961), 2- Gene 1. sayıdan başlayarak 47 sayı (1966-1970) ve 3- Tekrar 1. sayıdan başlayarak (1980 Bahar) 2 sayı. Nisan 1977’de Ankara’da çıkmaya başlamış aylık edebiyat dergisi Türkiye Yazıları’nın yönetmeniydi, ama 3. sayıda dergiyle ilişkisini kesti. 9 Ocak 1990 tarihinde öldü.
ESERLERİ
İlk kitabını (Üvercinka) 1958’de, ikinci kitabını (Göçebe) 1965’te, üçüncü kitabını (Beni Öp Sonra Doğur Beni) 1979’da yayımlandı. Bunları Güz Bittiği (1988) ve Sıcak Nal (1988) adlı şiir kitapları izledi. İlk üç kitabındaki şiirleri yeni ilâvelerle 1984’te yeniden yayımladı: Sevda Sözleri (Toplu Şiirler, Uçurumla Açan adlı yeni bölümle). Şapkam Dolu Çiçekle (1976),
Günübirlik (1982) bir takım denemeleri toplayan eserleridir. Üvercinka ile Yeditepe Şiir Armağanı’nı, Göçebe ile Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü’nü, son iki
kitabıyla da Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazandı.
Ölümünden sonra eşine yazdığı mektuplar On Üç Günün Mektupları (1990), denemeleri 99 Yüz (İzdüşümler-Söz Senaryoları, 1990), Folklor Şiire Düşman (1992), Uzat Saçlarını Frigya (1992), dergi ve gazete yazıları Paçal (1992), ‘Oluşum’ da Cemal Süreya (1992), Papirüs’ten Başyazılar (1992), çocuklar için yazdığı yazıları ise Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi (1993) adlarıyla yayımlandı ve adına bir şiir ödülü konuldu.
HABER
Memleketi Pülümür’e Cemal Süreya’nın heykeli dikildi
Ferit DEMİR/DHA/Hürriyet
26 Ağustos 2013
Şair Cemal Süreya’nın heykeli, memleketi Tunceli’nin Pülümür ilçesindeki ana caddeye dikildi.
Pülümür’de 1931 yılında dünyaya gelen ünlü şair Cemal Süreya 1938 yılında Tunceli’ye düzenlenen askeri harekât sonrası daha 7 yaşındayken anne ve babasıyla bir yük treninin vagonuna bindirilerek Bilecik’e zorunlu sürgüne gönderildi. Anne ve babası sürgünde hayatlarını kaybederken Cemal Süreya da 1938 yılından sonra bir daha doğduğu topraklara geri dönemedi. Pülümür ilçesinde düzenlenen 20’nci Geleneksel Bal Festivali’nde şair Cemal Süreya’nın anısının yaşatılması için yaptırılan heykeli ilçenin ana caddesine dikildi. Cemal Süreya’nın heykelinin dikilmesi nedeniyle düzenlenen törende konuşan CHP’li Pülümür Belediye Başkanı Mesut Coşkun “Türkiye’nin en büyük şair ve edebiyatçılarından olan Cemal Süreya’nın heykelini ilçemize dikmekten büyük onur ve gurur duyuyoruz. Memleketine hoş geldin büyük şair” dedi. Konuşmanın ardından CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Pülümür Kaymakamı Kudret Kurnaz ve Pülümür Belediye Başkanı Mesut Coşkun kurdeleyi keserek heykelin açılışını yaptı. Pülümür’ün ana caddesi olan Cumhuriyet Caddesi üzerindeki meydana dikilen heykel 5 metrekare alan üzerinde oluşturulan mermer sütunun kenarına oturur ve düşünür şekilde olan Cemal Süreya heykeli heykeltıraş Murat Yeşilgöz tarafından yapıldı. Şairin heykelinin yanında duran mermer sütun üzerine de Cemal Süreya’nın sürgün edilişleri ile ilgili yazdığı şiir yer alıyor. Cemal Süreya 1990 yılında İstanbul’da vefat etmişti.