gazeteci, yazar
eski milletvekili
1927 yılında İstanbul’da doğdu. Nurhayat ve Halit Altan’ın oğlu. Gazeteci Mehmet Altan ve Ahmet Altan’ın babası. Galatasaray Lisesi ve Ankara Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. 1946 yılında Ulus gazetesinde muhabir olarak mesleğe başladı. Milliyet, Akşam, Hürriyet, Sabah ve Güneş gazetelerinde fıkra yazarlığı yaptı. 1965-1969 yılları arasında TİP’ten İstanbul milletvekili seçildi. Fransızca biliyor. Basın Şeref Kartı sahibi. 22 Ekim 2015 tarihinde İstanbul’da vefat etti.
ESERLERİ:
Suçlanan Yazılar, Zurnada Peşrev Olmaz, Ben Milletvekili İken, Bir Yumak İnsan, Büyük Gözaltı, Bir Avuç Gökyüzü, Viski, Küçük Bahçe, Çemberler, Beybaba, Mor Defter, Tahtaravalli, Dilekçe, Yedinci Köpek, Islıkçı, Telefon Kimin İçin Çalıyor.
ESER-AYRINTI
Ben Milletvekili İken..
Çetin Altan
Afa Yayınları / Çetin Altan Dizisi
“Bu kitap bir mücadelenin Meclis’te geçmiş dört yıllık bir bölümünden kamuoyuna tam olarak yansımamış bazı örnekleri göstermektedir sadece….
Meclis tutanaklarında ciltleri dolduracak olan konuşmalardan bu kitaba sadece okuyuculara bir fikir vermek için birkaç tutam almakla
yetindik….Okuyucuların, olayların ağırlığı altında Meclis anılarının kişisel yönlerinden ve sık sık başımdam geçenlerden söz etmek zorunda kalmış bulunmamı hoşgörüyle karşılayacaklarını ve bundan ötürü beni bağışlayacaklarını umuyorum.”
– Çetin Altan –
HAKKINDA YAZILANLAR
Altan’ın Köyceğiz’i
Türkiye 16 Temmuz 2001
“Benim çağım değil 21. yüzyıl. Siz benim yaşıma yaklaştığınız zaman kaç dil birden kullanacak yeryüzünün bu megopollerinde yani. Yalnız Türkiye’nin olması artık mümkün değil yeryüzünün, yeryüzünün Fransa’nın da, Paris olması mümkün değil. Bütün dünya, herkesin olmaya başlayan bir yerden geçeceksiniz…” (Altanlar Meydanda, Ali Kırca, Birey Yay.)
Yeni binyılın kendi çağı olmadığını söylerken, inceden inceye, yeni dünyaya ayak uyduramayanları ‘ti’ye alıyor Çetin Altan. Öyle ki, yarım asırdan bu yana oynattığı kalemiyle, dün olduğu gibi bugün de isabetli tesbitleri, irkiltici üslubu ve bilgisiyle, yarına hazırlanan insanlarımıza yol gösteriyor. Kaybettiklerimizin neden iyice bizden uzaklaştığı, kazanmamız gerekenlerin niye elimize geçmediği gibi çok bilinmeyenli denklemlerle uğraşıyor.
Türkçe sihirbazı
Yaşayan Türkçe’yi en iyi kullanan yazarlardan biri olan Çetin Altan, bugün 75 yaşında… Kaleminin ve beyninin kıvraklığı hâlâ yerinde. Öyle ki, günlük siyasi sorunlara çözüm getirirken, ya da toplumsal geri kalmışlığımızı anlatırken, ya da kültür-sanat gerçeğine bakışımızı yorumlarken, hep o bildik üslubunu kullanıyor. Biraz rahatsız edici de olsa kendi gerçeklerini söylüyor yıllardır.
Ünlü yazar, bugünlerde piyasaya sunulan güzel bir kitapla gündemde. “İyi ki Şu Köyceğiz Var”la (İnkılap Yayınları) ilk defa farklı bir çalışmaya imza atan Altan, kendisi gibi yazar olan eşi Solmaz Kamuran’ın teşvikiyle olacak, Köyceğiz’i sunuyor okuyucularına; hem de bir şiir tadında. Petra Beck ile Solmaz Hanım’ın fotoğrafları eşliğinde, ülkemizin en güzel köşelerinden birini anlatan kitap, keyifli bir dil yolculuğuna çıkarıyor okuyucusunu. Yormadan ve ilk defa başımıza hiçbir şeyi kakmadan, öteki Çetin Altan’ı anlatıyor yazar.
75. yıl armağanı
“Köyceğiz’in insanları, esnafı, zanaatçıları gülecen dost bakışlı ve saat disiplini dışında gerilimsiz, sevimli… Köyceğiz… Dalyan… Yuvarlakçay… Gökova… Marmaris… Alabalık, kuzu tandır, mantar pane, soğuk karpuz… İyi oldu oralarda iki gün dolandığım… Haa.. Evet.. Ankara’da çete savaşları…”
Bu minval üzere devam ediyor kitap. Biraz güldürerek ve ‘dokundurarak’ biraz da…
Ege’nin en güzel ve en mütevazı kasabası olan Köyceğiz’e sevdalı biri Çetin Altan. Yazılarıyla şenlendirdiği Köyceğiz’in doğal güzelliklerini, zenginliklerini, insanlarının sevinç ve hüzünlerini anlatıyor kitabında…
Usta yazarın 75. yaşına armağan ettiği kitabı okurken, İsviçre’de yayımlanan Finans Tidningen Dergisi yazarlarından Kot Svensson’un şu sözleri geldi aklıma: “Tıpkı Kafka gibi Altan da yolsuzluğun ve keyficiliğin, absürd ve ezilen ve hem günümüzün hem de dünün Türkiyesi olan bir dünyayı kara ve acı bir hümorla anlatabilmektedir. Bu güç ve beceri sadece gerçekten büyük olan yazarlara özgüdür.”
Avukat da ‘yazar’
Çetin Altan, 21 Haziran 1927 İstanbul doğumlu. A.Ü. Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Şiir ve küçük yazılarla basın dünyasına girdi. Yeni Adam, Çınaraltı, İstanbul dergilerinde yayınlanan denemelerini “Üçüncü Mevki”de (1946) topladı.
Ankara Ulus’ta çalıştı. Milliyet’e geçti ve sırasıyla Akşam, Politika, Hürriyet, Güneş gazetelerinde yazdı. 1965-69 yıllarında milletvekilliği yaptı. Sabah gazetesindeki köşesinde yazı hayatını sürdürüyor. Kitapları Fransa, Güney Amerika, Romanya, Yunanistan, İspanya’da yayımlandı.
Eserlerinden bazıları: Aşk, Sanat ve Servet, Bir Avuç Gökyüzü, Atatürk’ün Sosyal Görüşleri, Büyük Gözaltı, Kopuk Kopuk, Kullar ve Sultanlar, Nar Çekirdekleri, Tarihin Saklanan Yüzü, Zurnada Peşrev Olmaz..
VEFAT-HABER
Çetin Altan vefat etti
Milliyet 22 Ekim 2015
Türk basını ve edebiyatının duayen ismi, Milliyet Gazetesi yazarı Çetin Altan vefat etti.
Çetin Altan için yarın saat 11:30’da Milliyet’in Çağlayan’daki binasının önünde bir tören düzenlenecek. Çetin Altan’ın cenazesi daha sonra Teşvikiye Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek
Türk basın dünyası ve edebiyatının duayen ismi Çetin Altan, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. 88 yaşında aramızdan ayrılan Altan, gazetecilik ve yazarlığının yanı sıra 1965-69 yılları arasında Türkiye İşçi Partisi milletvekili olarak TBMM’de yer almıştı.
CENAZE YARIN TEŞVİKİYE’DE
Fatih Üniversitesi Hastanesi’ne gelen Altan’ın oğlu, akademisyen Mehmet Altan, “Saat 11’de kendisini kaybettik. Bir süredir burada yatıyordu. Ölüm her zaman erken ölümdür. Yarın öğle namazına müteakiben Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecek” dedi.
GEÇECEK DİYE UMUT ETTİK…
Çetin Altan’ın kızı Zeynep Bakan, gözyaşları içinde“Babamı kaybettik, ne diyeyim? Babamla birlikte buradaydık. Bir ayı geçmişti, ümitlerim devam ediyordu. Babam yine kalkacak diyordum işte olmadı.” diye konuştu.
HASTANE AÇIKLAMA YAPTI
Çetin Altan’la ilgili tedavi gördüğü Fatih Üniversitesi Hastanesi yazılı açıklama yaptı. Hastane tarafından yapılan açıklamada, Altan’ın zatürreye bağlı solunum yetmezliği nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi.
Hastane tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Gazeteci- yazar Çetin Altan, 19.05.2015 tarihinde idrar yolu enfeksiyonu sebebiyle hastanemize yatırılmıştır. Takip eden günlerde tedavisine ayakta devam edilmiştir. Son olarak Eylül ayında hastanemize yatış yapan hastamız, KOAH olarak bilinen kronik obstrüktif akciğer hatalığı, solunum yetmezliği, bronşektazi, zatürre, idrar yolu enfeksiyonu, ve sepsis tanılarıyla takip ve tedavi edilmekteydi. Hastamız, 22.10.2015 tarihinde saat 11.05 itibariyle zatürreye bağlı solunum yetmezliği ve septik şok nedeniyle 88 yaşında vefat etmiştir. Yakınları ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz” ifadelerine yer verildi.