Osmanlı Devlet Adamı
sadrazam
1670 yılında Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde doğdu. Çorlu’da yerleşmiş bir çiftçi ailesinin oğluydu. Sultan İkinci Ahmed devri Kapıcıbaşı Türkmen Kara Bayram Ağa’nın evlatlığı oldu. Önce Galata Sarayı’na, daha sonra Enderun-ı Hümayun’daki Seferli Koğuşu’na, buradan da Hane-i Hassa’ya yerleştirildi.
15 Ekim 1700 tarihinde silahtarlık makamına tayin edildi. Silahdarlığı, Saray-ı Humayun’da daha üst derecede bir memuriyet haline getirdi. Padişah ile sadrazam arasındaki haberleşmenin silahdarlık makamı vasıtasıyla yerine getirilmesini ve Darüssade’den başka Babüssade ile Enderun-ı Hümayun’a ait bütün işlerin de silahdar ağa nezaretinde yapılmasını sağladı.
Çorlulu Ali Paşa’nın bu başarıları çok geçmeden birbirleriyle yarış halinde bulanan sadrazam ve şeyhülislamın dikkatini çekti. İstanbul’daki cebeci ayaklanması sırasında Çorlulu Ali Paşa, vezirlik rütbesiyle saraydan uzaklaştırıldı.
Üçüncü vezir olarak Edirne’de kaldı. Halep valiliğine tayin edilmek üzere İstanbul’a çağrıldı. İstanbul’a geldiğinde Halep valiliğinden vazgeçilerek, Kubbealtı’nda beşinci vezirlikle görevlendirildi.
Enişte Hasan Paşa’nın yerine 1703 Kasım ayı sonlarında rikab-ı hümayun kaymakamı oldu. Bir süre sonra Trablusşam valiliği ile İstanbul’dan uzaklaştırıldı. Tekrar İstanbul’a döndü. 3 Mayıs 1706 tarihinde üçüncü vezirlikten Baltacı Mehmed Paşa’nın yerine sadarete getirildi.
1708 yılında yedi yıldır nişanlı bulunduğu Sultan İkinci Mustafa’nın kızı Emine Sultan’la evlendi. Sadrazam olduktan sonra, devletin mali işleriyle ilgilendi. Saray masraflarını kontrol altına almak istedi. Tersane ve donanmaya önem verdi. Toplar döktürdü, askeri ocaklarda düzenlemelerde bulundu. İsveç – Rus savaşı sırasında İsveç’i Ruslara karşı destekledi. Amacı ilerde meydana gelebilecek Rus-Osmanlı Savaşı’nda yorgun düşen Rus ordusuyla savaşmak ve galip çıkmaktı. Sultan Üçüncü Ahmed’in bu siyaseti tasvip etmemesi ve bir süre sonra Rusların savaştan galip ayrılması üzerine aleyhinde yapılan propagandalar sonucu gözden düştü. Sultan Üçüncü Ahmed, sadaretten azletti ve bir gün sonra Kefe’ye sürdü.
Çorlulu Ali Paşa, sadrazamken Sinop’a sürdüğü Şeyhülislam Paşmakçızade Seyyid Ali Efendi’nin fetvası ve padişahın Aralık 1711 tarihli fermanı ile idam edildi.