Dr. Cüneyt Ülsever 1951 yılında Ankara’da doğdu. Lise eğitimini Robert Kolej’de tamamladıktan sonra Boğaziçi Üniversitesi İktisat bölümünü bitirdi. Yüksek lisansını The Johns Hopkins Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler ve Colombia Üniversitesi’nde iktisat alanında tamamladı.1978-1983 yıllarında Harvard Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları Ekonomisi konusunda doktora yaptı. 1983-97 yıllarında çeşitli kademelerde yöneticilik görevlerinde bulunan, 1997-99 yıllarında danışmanlık yapan Ülsever, 1999 yılından bu yana Hürriyet Gazetesi’nde ve Daily News
Gazetesi’nde köşe yazarlığı ve İnsan Kaynakları danışmanlığı görevlerini sürdürmektedir.
ESERLERİ:
Kara Dul-Roman (Timaş Yayınları-998), Teneke Evin Torunu-Anılar (Timaş Yayınları.1999), Kendini Arayan Türkiye-Bir Siyaset modeli tezi (Timaş Yayınları.1999), 21. Yüzyılda Küreselleşme ve Türkiye Perspektifi-Siyaset üzerine bir tez (Timaş Yayınları. 2000),Neden Liberalim?-Liberal teoriye bir bakış (Timaş Yayınları. 2000), Kendini Arayan Dünya-21.yüzyılın paradigmalarını dünya liderleri irdeliyor (Timaş Yayınları. 2001), İnsan Yönetimi–21. yüzyıldaüretimin temel kaynağı insana yeni bir bakış (OM Yayınları. 2003 ve Alfa Yayınları-2004), Hacı!-Roman (OM Yayınları-2003 ve Everest Yayınları-2004), Huzura Yeniden Yolculuk: XXI. Yüzyılda
Bütün İnsan (OM Yayınları-2003 ve Alfa Yayınları-2004), Topal Devrimci Cinayeti-Roman (Everest
Yayınları-2005).
HAKKINDA YAZILANLAR
Harvard’lı entelektüelin arkasındaki insan
ESAT YILMAER
Hürportreler Hürriyet 2002 İlavesi
Fikirlerini büyük bir inançla savunuyor, son derece açık konuşuyor ve gerektiğinde çok ince espriler yapıyordu. Hatta o mizah dolu uslubu ile karşısındaki bağnazı yerin dibine sokuyordu.
SEVGİLİ Yavuz Gökmen’i yitirdiğimizde yüreğimizde büyük bir acı yumağı oluşmuştu. Gökmen farklı bir adamdı. O’nu severdiniz ya da sevmezdiniz. Ama o bildiğinden şaşmaz, inandığını ısrarla yazmaya devam ederdi. Gökmen’i ebediyete uğurladık.
Kısa bir süre sonra aynı sütunlarda yepyeni bir isimle karşılaştık. Sevgili Cüneyt Ülsever’le. Karşımıza bildiğini okuyan ve birçoğumuzdan farklı bir bakış açısıyla, değişik yorumlar getiren yeni bir Hürriyet yazarı çıkmıştı.
Biz Hürriyet içinde son derece geniş ve renkli bir aileyiz. İşte bu geniş yelpazeye son eklenen isimlerden biri olan Cüneyt Ülsever, bankacılık ve insan kaynakları uzmanlığının getirdiği, farklı düşünce ve yorumcu kişiliği ile aramızda değişik bir ses oluverdi.
Doğrusunu söylemek gerekirse biz Hürriyetçiler arasında inanılmaz bir dayanışma ve birbirini kollama duygusu gelişmiştir. Birbirimizi pek tanımasak da, uzun uzun sohbetler yapmasak da, aynı ailenin üyeleri olarak kucaklarız birbirimizi.
Bugüne dek bir kez bile karşılaşıp, konuşmadığım, ancak Hürriyet’te birlikte olmanın onurunu duyup, ilgiyle okuduğum yazılarından tanıdığım Sevgili Ülsever’i yazmam istenince, önce şöyle bir düşündüm. Hatta korkmadım da değil. Nasıl yazacaktım, ne diyecektim? Karşımda yazılarından çıkardığım ve fotoğrafına baktığımda son derece ciddi ve entelektüel bir adam duruyordu. Ama birden hatırladım. Birkaç gün önce bir televizyon programında izlemiştim kendisini. Fikirlerini büyük bir inançla savunuyor, son derece açık konuşuyor ve gerektiğinde çok ince espriler yapıyordu. Hatta o mizah dolu üslubu ile karşısındaki bağnazı yerin dibine sokuyordu. O geceki programın yıldızı olurken, ben de Hürriyetçi dayanışma duygusu ile nasıl da böbürlenmiştim.
Son derece ciddi görünüşlü, hatta asık suratlı diyebileceğimiz bu adam aslında son derece yumuşak bir kişiydi. Bunu hemen anlamıştım. Kendisini tanıyanlara sorduğumda da öne çıkan ilk tarafı, sosyal kişiliği, sağlam dostluğu ve taviz vermeden savunduğu fikirleriydi.
Böyle bir dostu tartışmadan ve konuşmadan da seviyor insan. Biliyorum ki bu tanışmadığım dostumla daha çok uzun zaman aynı havayı koklayıp, aynı dayanışma duygularını paylaşacağız. İnanıyorum ki, onun çok önem verdiği dostluktan ve arkadaşlıktan bundan sonra ben de gerektiği kadar payımı alacağım.