Kazak aydını, kanat önderi
yazar, radyo programcısı
1933 yılında Doğu Türkistan’ın Tarbagatay bölgesinde doğdu. Çocukluğu Tanrı Dağları eteklerinde Erenkabırga bölgesinde geçti. Alibek Hakim, Manas-Savan bölge valisidir. 1949 senesinde Doğu Türkistan’ın Mao güçlerinin eline geçmesiyle bir grup hemşehrisiyle ülkesini terk etti. Taklamakan Çölü, Tibet düzlükleri ve Himalaya eteklerinden aşarak hürriyetine kavuştu.
Doğu Türkistan Kazak Türkleri’nin Türkiye’ye gelişlerinden itibaren gazetelerde başladığı yayın hayatını, 1961 senesinde ‘Hürriyet Uğrunda Doğu Türkistan Kazak Türkleri’ isimli kitabıyla devam ettirdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurtuluş Savaşı sırasında Türkistan’daki Kazakların Büyük şairi Magjan Cumabayoglu’nun ‘Uzaktaki Kardeşime’ başlığıyla Türkiye’deki kardeşlerinin milli mücadelesini destekleyen şiirini de ‘Büyük Türkçü Mağcan Cumabayoğlu’ isimli kitapçığıyla Türkiye’de ilk defa yayınladı. 1968 senesinden sonra Almanya’da Demir Perde ülkelerine yayın yapan Radio Liberty (Azatlık Radyosu) Kazakça Bölümü’nde çalışmaya başladı. Kazakların Büyük Hanı Abılay Han hakkında ‘Abılayhan Destanı’ adlı eseri okuyucuların istifadesine sundu. Kazakistan’da Kazak milli şuurunun yeniden yapılanmasında en büyük etken olan ve Bolşevik devrimi akabinde kurulan, kısa ömürlü olan Alaş Orda Hükümeti ve o devrin Kazak aydınlarını konu alan ‘Alaş Türkistan Türkleri’nin Milli İstiklal Parolası’ adlı kitabını yayınladı. Bu çabalarından dolayı Bağımsız Kazak Devleti’nin Uluslararası Alaş Ödülü’ne layık görüldü. Ayrıca Kazak Basınının en önemli ödüllerinden biri olan Altın Samuruk (2007) ödüllerine layık görüldü.
Radio Liberty (Azatlık Radyosu) Kazakça Kazakça Bölümü’nde 28 yıl çalıştı. Buradan emekli oldu. Emekliliği döneminde Kazak dilinde yayınladığı ‘Elim Aylap Ötken Ömür’ (Vatan İçin Harcanan Ömür) isimli hatıratını yayınladı.
Kazakistan’ın çeşitli üniversitelerinden fahri profesörlükler tevdi edildi. Kazakistan’da İslamiyetin doğru olarak güçlenmesine de katkıda bulunmak amacıyla Çimkent şehrinde kendi adıyla bir cami yaptırdı. Pek çok camii ve mescit yapılmasında maddi destek sağladı. Türkiye’deki duru İslamiyeti Kazakistan’da yaygınlaştırmak amacıyla yüzlerce öğrencinin Türkiye’de dini eğitim almasını sağlamak suretiyle Kazakistan’da İslamiyet’in en doğru şekliyle yaygınlaşmasına katkıda bulundu.
Evli ve üç kız iki erkek çocuk sahibiydi. 14 Nisan 2010 tarihinde Almanya’nın Münih şehrinde vefat etti. Manisa’nın Salihli ilçesi Asri Mezarlığı’na gömüldü.
ESERLERİ:
1961’de ‘Hürriyet Uğrunda Doğu Türkistan Kazak Türkleri’ kitabını, 1956’de Büyük Türkçü Mağcan Cumabayoğlu risalesini çıkardı.
1973’de ‘Alaş Türkistan Türklerinin Milli İstiklal Parolası’ kitabını yazdı.
1984’de ‘Kazak Türkçesi Sözlüğü’nü hazırladı.
2006 yılında ‘Elimay-Lap Ötken Ömirden Son’ isimli kitabı yayınlandı.
VEFAT-HABER
Hasan Oraltay hayatını kaybetti
15 Nisan 2010
Türkiye’deki Kazak Türkleri’nin lideri olan Hasan Oraltay ömrünü ülkesinin Çin baskısından kurtulması için mücadeleyle geçirmişti.
Hasan Oraltay hayatını kaybetti
Doğu Türkistan Kazak Türklerinden Hasan Oraltay, Almanya’nın Münih şehrinde 14 Nisan 2010 sabahı vefat etti.
Doğu Türkistan Kazak Türklerinin lideri Alibek Hakim’in oğlu Hasan Oraltay Orta Cüz, Kerey Boyu, Cantekey-Barkı Bögembay kabilesine mensuptu.
Almanya’nın Münih şehrindeki Azatlık Radyosu (Radio Liberty) Kazak Bölümünde 28 yıl editörlük ve başkanlık görevlerinde bulunan Hasan Oraltay, Sovyetler Birliği’nin yıkılışından sonra Bağımsız Kazakistan devletince verilen Uluslararası Kazak Alaş Ödülü ve Kazak Basınının en önemli ödüllerinden biri olan Altın Samuruk (2007) ödüllerine layık görülmüştü.
Ayrıca Oraltay’a Kazakistan’ın çeşitli üniversitelerinden Fahri Profesörlükler tevdi edilmişti. Hasan Oraltay, bağımsızlıktan sonra Kazakistan’ın milli ve siyasi bilincin oluşmasına, yazdığı makaleler, hatıralar, kitaplar ve katıldığı toplantılarla katkıda bulunmuştu. Kazakistan’da İslamiyetin doğru olarak güçlenmesine de katkıda bulunmak amacıyla Çimkent şehrinde kendi adıyla bir cami yaptırmış, pek çok camii ve mescit yapılmasında maddi destek sağlamış, Türkiye’deki duru İslamiyeti Kazakistan’da yaygınlaştırmak amacıyla yüzlerce öğrencinin Türkiye’de dini eğitim almasını sağlamak suretiyle Kazakistan’da İslamiyetin en doğru şekliyle yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştu.
Hasan Oraltay
1933 yılında, Doğu Türkistan’ın (bugünkü Kazakistan’ın doğusundaki Kazak topraklarında) Tarbagatay Dağları’nın Altın Emil bölgesinde doğdu. 1934 yılında babası Manas-Savan bölge valisi Alibek Hakim ve amcalarıyla birlikte Tanrı Dağları’nın Erenkabırga bölgesine geçti. 1939-1941 yıllarında, avul mektebinde amcası Adilbek Rahimbekoğlu’ndan geleneksel İslami eğitim aldı. Bu eğitimine daha sonra Sergazi Molla Mektebi’nde devam etti. 1944 yılında Sabit Öğretmen Okulu’nda modern eğitim almaya başladı. Ancak bu eğitim Doğu Türkistan Milli İstiklal mücadelesinin başlamasıyla yarıda kaldı. 1949’dan 1951’e kadar olan dönemde yaşanan Kazak göçünün canlı şahidi oldu. 1956 yılında İzmir’e geldi.
1956’da Ege Ekspresi ismiyle yayınlanan bir gazeteye Doğu Türkistanlı Kazak Türkleri konusunda Türkiye kamuoyunu bilgilendiren ve 40 gün süren ‘Himalaya Destanı’ isimli bir yazı dizisi hazırladı.
Almanya’nın Münih şehrindeki Azatlık Radyosu Kazak Bölümü’nde 28 yıl boyunca çalıştı.
Sovyetler Birliği’nin yıkılışından sonra 1994’te Bağımsız Kazakistan devletinin Alaş Ödülü’ne layık görüldü. Aynı yıl Ahmed Yesevi Türk-Kazak Üniversitesi tarafından fahri profesör ilan edildi. 2010 yılında Almanya’da vefat etti.
HAKKINDA YAZILANLAR
Türkçü Hasan Oraltay
Sami Yavrucuk
Yeniçağ 19 Mayıs 2011
Sayın okurlarım, Doğu Türkistan Kazakları’ndan Hasan Oraltay kardeşimiz, yeri doldurulmayacak yetişkin bir Türk Kültür Milliyetçisi idi. Hayatı boyunca maceralı ve değişik ortamlarda çalışarak, mücadele çizgisini değiştirmeden ailesine ve soydaşlarına yardımcı olmuştur.
1930 yılında Çin sınırları içindeki Tarbagatay’ın Emil bölgesinde dünyaya gelmiş, vatanının ve milletinin esaret altında kalmasından ötürü üzüntülü ve mücadeleli bir hayat geçirmiştir. Hayatı boyunca Almanya-Türkiye ve Kazakistan arasındaki seyahatleriyle çeşitli toplantılara ve etkinliklere katılmıştır.
Tanrı Dağlarında doğan Hasan Oraltay kardeşimiz, hayat boyunca faal bir Türkçü olarak değişik sosyal görevlerde bulundu ve Almanya’nın Münih şehrinde, 14 Nisan 2010’da uçmağa vardı. Salihli’deki aile mezarlığına defnedildi.
Babası Alibeg Hakim, Doğu Türkistan’daki bağımsızlık hareketlerine daima katılmış ve 1945 yılında kurulan “Şarki Türkistan Cumhuriyeti” yönetimi tarafından “Manas Kaymakamlığı”na tayin edilmiştir.
Ancak Türklerin bağımsızlık dönemi kısa sürmüş, 1949 yılında güneye doğru göç etmeye başlamışlar, bir yıl sonra da Himalaya dağlarına ulaşmışlar ve olumsuz şartlarda yapılan yolculukta, büyük kayıplar vermişlerdir. Hasan Oraltay da bazı kardeşlerini bu yolculuk sırasında kaybetti ama 1951 yılında Keşmir’e ulaştılar.
Sayın okurlarım, işte altmış yıl önce 1951 yılında Doğu Türkistan’da yaşayan “Türk soylu kavimler” uzun yıllar Çin yönetimi ile yaptıkları mücadelede yorgun düşmüşler ve çok miktarda zayiat vererek Türkiye yolunu seçmişlerdi. Diplomat vasıflı iki Doğu Türkistanlıyı İsa Yusuf Alptekin ve Mehmet Emin Buğra’yı, Türkiye Cumhuriyeti ile ilişki kurmaları için görevlendirmişlerdir.
İsa Beyle Mehmet Emin Bey, İstanbul’a gelmişler ve milliyetçi kuruluşlar ve şahıslarla ilişki kurarak, Ankara’da kendilerini hükümet erkânı ile görüştürebilecek imkânları hazırlamışlardır. Ankara’ya gelerek Kızılay’daki Gül Palas’a yerleşmişler ve bizlerle temasa geçmişlerdir.
O yıllarda bütün illerimizde şubesi olan en büyük Türkçü kültür kuruluşu, Türk Milliyetçiler Derneği’nin, ben de Ankara Şubesi Başkanı idim. Konuklarımızın, Cumhuriyet Hükümetimizin üst yöneticileri ile görüşmelerini sağlamak ve iskânlı göçmen olarak Türkiye’ye kabullerini temin etmek amacı ile her türlü hizmette bulunduk.
İsa Yusuf Alptekin Bey’in bir diplomat gibi davranışlarını, giyim kuşamı ile temsil görevine dikkat ettiğini ve yakışıklı “Devlet Adamlığı”nı unutamıyorum. Kendilerini rahmetli Hamdullah Suphi Tanrıöver’le, Prof. Hüseyin Namık Orkun’la, Prof. Necati Akter’le tanıştırmış ve dernek salonumuzda tertiplediğimiz sohbet toplantılarına davet etmiştim. Büyüklerimiz de konuklarımızın devletimizin üst yönetimindeki milliyetçi bakanlarımızla görüşmelerini temin ettiler. Başbakan yardımcısı Samet Ağaoğlu, Dış İşleri Bakanı Prof. Fuad Köprülü ve Milli Eğitim Bakanımız Tevfik İleri, konumuzun gereğini yerine getirdiler ve konuklarımız İsa Yusuf Alptekin ve M. Emin Buğra beyler hayır içinde kavimlerine döndüler.
Türk soylu topluluklar 1953 yılının ortalarından sonra Hindistan yolu ile Türkiyemize ulaştılar ve Anadolumuzun değişik yörelerine yerleşme gayretinde oldular.
Hasan Oraltay kardeşimizin ailesi de, babası Alibeğ Hakim, annesi Hanımşa hanım, amcaları ve amca oğulları Bilal-Hamza ve Şirzat beylerle beraber Salihli’nin Kurtuluş mahallesinde yerleştiler.
Hasan Oraltay, Türk kültür çalışmalarına öncülük eden bir insan olarak uzun yıllar Türk milliyetçi toplumları tarafından sevildi. Bulgaristan göçmeni Hatice Hanım’la yuvasını kurdu. Üç kız ve iki erkek çocuk sahibi oldu. Münih’e giderek Azatlık radyosunda yirmi yıldan fazla çalıştı, “Büyük Türkeli Dergisini” çıkardı. “Hürriyet Uğruna Kazak Türkleri” adlı kitabı bizlere ışık tuttu.
Amca oğlu Şirzat Doğru Bey de, İzmir’in Kemalpaşa ilçesinin Çinili köyündeki “Kazak Vadisi” denilen güzel bir ormanlık arazide “Alaş Kımız Çiftliği”ni kurdu.
Hasan Oraltay kardeşimize Ulu Tanrıdan rahmet, yakınlarına da başsağlığı dileriz.
Tanrı Türk’ü Korusun.
(Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayram’ımız kutlu olsun. Çünkü bugün 19 Mayıs’dır)
HAKKINDA YAZILANLAR
Büyük Türkeli (25.03.1962- ? )
“Aylık fikir dergisi”. 25 Mart 1962’de izmir’de çıkarılmağa başlandı.
28×20 sm. boyutunda, 24 sayfa çıkarılan derginin kapağı 1., içi ise 3. hamur kâğıda basılıyordu. Kapaktaki logosunun altında “Tanrı Türk’ü korusun’ söylemi, Ay-yıldızlı kurt amblemi, “Bu sayıda” dizimi, en altta da tek satırda yıl ve sayı belirteçleri ile çıkış tarihi verilmekte idi. Fiyatı 100 kuruştu.
Derginin sahibi Hasan Oraltay, yazı işleri müdürü Burkay Kaynak’tı. Türkçü yazı ve şiirlere yer verilen derginin başlıca yazarları Nejdet Sançar, M. Zeki Sofuoğlu, Hikmet Tanyu, Zeki Velidî Togan, Basri Gocul, Hasan Oraltay, Hayranî Ilgar, Bilâl Hakim, İskender Öksüz, N. Gökbayrak, M. Serçinlioğlu, Cemal Oğuz Öcal, Ruhi Çelebi, Baymirza Hayit, Köksal Toptan, H. Fehmi Poyrazoğlu, Kemal Fedai Coşkuner, Kemal Vehbi Gül, Burkay Kaynak, vb. idiler.
Dergi Türk dünyasına ilişkin yazı, yorum ve haberleri ile, adına uygun bir yayın politikası izledi.