Henry Dunant Biyografisi
İsviçreli yazar, iş adamı Henry Dunant, Kızılhaç Teşkilâtı’nın kurucusudur. Gösterdiği çabalar nedeniyle 1901 yılında Nobel Barış Ödülü almıştır.
Henry Dunant, 8 Mayıs 1828 tarihinde Cenevre, İsviçre’de zengin ve dindar bir ailenin oğlu olarak doğmuştur. Tam adı Jean Henry Dunant’dır. 1849 yılında öğrenimini yarıda bırakarak bir bankada çalışmaya başladı.
Pek çok ulusal ve uluslararası organizasyonun üyesi oldu. Cenevre’de Sadaka Birliği (League of Alms) kurumunda ihtiyaç sahiplerine, hastalara ve fakirlere maddi & manevi destek verme amacıyla çalıştı. Hapishanedeki mahkûmları da düzenli olarak ziyaret ediyordu.
Henry Dunant, 24 yaşında iken 1852 yılında YMCA Hareketi’nin (Young Men’s Christian Association / Genç Hristiyan Erkekler Birliği) Cenevre kolunun kurucusu oldu. 1855’te Paris Evrensel Sergisi için Paris‘e gelen arkadaşlarıyla Dünya YMCA’lar İttifakı’nın kurulmasında da rol oynadı.
26 yaşında iken Kuzey Afrika ve Sicilya’da faaliyet gösteren bir firmanın temsilcisi olarak işe giren Henry Dunant, bu iş nedeniyle çıktığı Cezayir, Tunus ve Sicilya gezisine dair gözlemlerini “Notice sur la Régence de Tunis” adlı kitapta aktardı. 1858 yılında yayımlanan kitapta “L’Esclavage chez les musulmans et aux États-Unis d’Amérique” (Müslümanlar’da ve Amerika Birleşik Devletleri‘nde Kölelik) başlıklı kapsamlı bir bölüm de vardı (Bu bölüm, 1863’te ayrı bir kitap olarak yayımlanmıştır).
1856 yılında, bir Fransız kolonisi olan Cezayir‘de kendi işini kuran Henry Dunant, boş zamanlarında Kuzey Afrikalıların yaşamlarını gözlemleyip onların konukseverlik, yüksek ahlak kuralları, nezaket gibi özelliklerini takdir etti. Yazar Harriet Beecher Stowe‘un Tom Amca’nın Kulübesi romanını okuyarak kölelik karşıtı fikirlerden etkilendi.
24 Haziran 1859 tarihinde Avusturya İmparatorluğu ve Fransa – Sardinya Krallığı arasında Kuzey İtalya’da yapılan Solferino Savaşı nedeniyle İtalya‘da bulunan Fransa Kralı III. Napolyon ile Cezayir’deki işleri ile ilgili olarak görüşmek isteyen Henry Dunant, kralın Solferino’daki karargâhına ulaştı ama Fransa Kralı III. Napolyon ile görüşemedi. Savaşın gerçekleştiği 24 Haziran 1869 gününün gecesinde savaş meydanında tıbbi yardım alamadan yatan yaralıların durumuna tanıklık etti. Orada kaldığı günler boyunca yaralı askerlere hangi tarafın askeri olduklarına bakmaksızın yardım etmek için yöredeki sivil halkı örgütledi.
Castiglione kasabasındaki evler hastane haline getirilip, gönüllü kadınlar hemşirelik, aşçılık yapmak üzere bir araya gelirken; kraldan Avusturyalı esir doktorları serbest bırakması ve yaralılara yardım edebilmelerini sağlamak için izin alındı. Tüm çabalara rağmen 22 bin Avusturyalı ve 17 bin Fransız askerinin hayatı kurtarılamadı.
Cenevre‘ye döndüğünde savaşla ilgili anılarını anlatan bir kitap yazdı. Üç yılda yazdığı “Solferino Hatırası” adlı kitap, 1863’te yayımlandı. Büyük ilgi gören kitap, üç yıl içinde 12 dile çevrildi.
Henry Dunant, 1863 yılında yayınladığı A Memory of Solferino / “Un souvenir de Solferino” adlı kitabında Kuzey İtalya’daki Solferino Muharebesi’nde gördüğü sefaleti, kıyımı ve yaralıların içler acısı halini anlatmaktadır.
Henry Dunant savaşın gerçek yüzünü görünce yazdığı kitapta üç konuyu ele almaktaydı: Birincisi, savaşın kendisinin anlatımı, ikincisi çarpışmadan sonra savaş meydanının durumu, üçüncüsü ise savaşlarda yaralıların kurtarılabilmesi için yapılacaklara dair plan. Henry Dunant’a göre devletler, yaralıları koruyup tıbbi yardım sağlamak amacıyla uluslararası anlaşmalarda taraf olmalı ve Avrupa ülkelerinde savaşta yaralananlara hangi ulustan olduklarına bakmaksızın yardım edecek gönüllü dernekler barış zamanına oluşturulmalıydı.
Henry Dunant’ın planını gerçekleştirme yollarını araştırmak üzere beş kişilik bir komite 7 Şubat 1863 tarihinde çalışmalara başladı. Henry Dunant, komitenin sekreteri idi. Sonradan “Uluslararası Kızılhaç Komitesi” adını alacak olan bu komite, uluslararası bir konferans düzenlemek istiyordu. Servetini ve zamanını bu dava için harcayan Henry Dunant; Avrupa’nın her yerini ziyaret ederek konferansa temsilci göndermeleri için hükümetler ile temasa geçti.
26-29 Ekim 1863’te Cenevre‘de gerçekleşen konferansa 16 ülkeden 39 temsilci katıldı. 22 Ağustos 1864’te 12 devlet Cenevre Sözleşmeleri olarak bilinen uluslararası anlaşmayı imzaladı.
Kızılhaç Komitesi’nin sekreterliğini sürdüren Henry Dunant, Kızılhaç‘ın çalışma alanının barış zamanlarında doğal afet mağdurlarına, savaşta denizcilere yardım edecek şekilde genişletilmesi için uğraştı. Ayrıca Avrupa’daki Yahudilerin durumu ile ilgilenerek 1866’da yayımladığı bir broşürde, Yahudilerin Filistin topraklarına yerleştirilmesini önerdi.
Henry Dunant, tüm bunlarla uğraşırken Cezayir‘deki şirketinin yönetimini ihmal etmişti. 1867’de yönetim kurulu üyesi olduğu Crédit Genevois Bankası iflas etti. Bütün parasını yitiren ve İsviçre‘yi terk etmek zorunda kalan iş adamı Henry Dunant,, Kızılhaç Komitesi’nden de istifa etmek zorunda kaldı ve Paris‘e yerleşti.
Paris‘e geldikten sonra Kızılhaç ile ilgili geçmiş çalışmalarından ötürü kraliyet ailesi ve aristokrat çevrelerden saygı görerek birkaç yıl yaşadı ve Fransız Kızılhaç örgütünün kuruluşunda uzmanlığına başvuruldu. 1871’de Fransa’nın yenilgisi ve III. Napolyon’un esir alınması ile sonuçlanan Fransa-Prusya Savaşı’nın ardından devam eden Paris kuşatmasının ve Sivil Savaşın mağdurlarına yardım için “Alliance Universelle de l’ordre et de civilisation” adlı bir örgüt kurdu. Bu örgüte Londra‘da sürgünde bulunan İmparator III. Napolyon‘dan destek geldi.
Henry Dunant, yeni misyonu olan savaş mahkûmları için bir uluslararası sözleşme imzalanması konusunda destekçiler bulmak için Ağustos 1872’de Londra‘ya gitti. 1874’te Brüksel‘de uluslararası konferans düzenledi. Ayrıca köleliği kaldırmak için Berlin‘de bir konferans organize edilmesine çalıştı.
Henry Dunant’ın kısa süren tanınmışlık dönemi, zamanla yerini unutulmuşluğa bıraktı. Avrupa kentlerinde dolaşıp eski arkadaşlarının yardımı ve Cenevre‘deki ailesinden gelen küçük bir aylık ile yaşamını sürdürdü. 1875-1895 arasında inzivaya çekilerek Haiden adlı küçük bir İsviçre kasabasında yaşadı.
1890 yılında onu bulan bir köy öğretmeni, Henry Dunant’ın sağ olduğunu dünyaya duyurdu fakat bu haber çok ilgi çekmedi. 1892’de hastalığı nedeniyle bir düşkünler evine yerleşti ve hayatının son 18 yılını orada geçirdi.
1895 yılında Henry Dunant’ın sağ olduğu İsviçreli gazeteci Georg Baumberg tarafından yeniden gündeme getirildiğinde bu sefer, haber bir sansasyon yarattı. Henry Dunant’a pek çok hayranlık mesajı ve ödül yağdırıldı. O, sağlanan tüm imkanlara ve verilen ödüllere rağmen düşkünler evindeki odasından ayrılmadı.
Gösterdiği çabalar nedeniyle 1901 yılında ilk kez verilen Nobel Barış Ödülü almıştır.
Henry Dunant, 30 Ekim 1910 tarihinde Heiden, İsviçre’de 82 yaşında ölmüştür. Vasiyeti gereği Zürih’te cenaze töreni yapılmadan gömüldü.
Kitapları :
1858 – Notice sur la Régence de Tunis
1862 – A Memory of Solferino / Un souvenir de Solferino