X

Jean Racine

Jean Racine

Jean Racine Biyografisi

17. yüzyıl Fransız edebiyatının önde gelen şairlerinden ve trajedi yazarlarından olan Racine iyi bir eğitim görmüştür. Racine, dilinin şiirselliği ve yarattığı karakterlerin inandırıcılığı ile Fransız klasik trajedisinin ustası sayılır.

Jean Racine, 22 Aralık 1639 tarihinde La Ferté-Milon, Fransa’da doğmuştur. Tam adı Jean Baptiste Racine’dir.

Fransa’da La Ferte-Milon’da doğan Racine, Üç yaşındayken annesiz babasız kalınca Paris yakınlarındaki bir manastırda rahibe olan teyzesinin yanında eğitim gördüyse de, sonradan bu eğitimden koparak edebiyata yöneldi. Jansenistler’in yönettiği Beauvais Koleji’nde başladı. 1655 sonrasında 3 yıl Port-Royal’de de zamanının ünlü eğitmenlerinden Yunan dili-edebiyatı dersleri aldı. 1658 yılında Paris’e gidip Harcourt Koleji’nde 1661 yılına kadar felsefe öğrenimi gördü. Çok geçmeden bir akrabasının yardımıyla Paris’in edebiyat çevrelerinde görünmeye başladı. Jean de La Fontaine ile tanıştı. Başkentin edebiyat-sanat çevrelerine sokuldu, Jean de La Fontaine’in eliyle ulaştırdığı Kralın evlenmesi üzerine yazdığı bir övgü şiiri, 1660 yılında kralca ödüllendirildi. Fransa kralı XIV. Louis‘ye yazdığı övgü şiiriyle kralın desteğini kazandı. Daha sonra yazdığı oyunların başarısı üzerine soylu sanı aldı.

Jean Racine’nin eğlence düşkünlüğü Port-Royal çevresindeki yakınlarını kaygılandırınca, yaşamına bir düzen vermesi için 1661 yılında Uzes’deki bir rahip akrabasının yanına gönderildi. Ancak buradaki yaşamı fazla sıkıcı bularak din adamı olmaktan vazgeçti. Paris’e döndü ve eski renkli yaşamını sürdürmeye başladı.

Özellikle tiyatro çevreleri ona çok çekici geliyordu. Moliere’in Kadınlar Okulu güldürüsünün başarısını ve bu oyunun başlattığı sanat tartışmalarını büyük bir ilgiyle izledi.

Tiyatro edebiyatına yönelerek 1664 yılında ilk trajedisi olan LaThebaide adlı eserini Moliere’in Port-Royal tiyatrosunda sahnelettiyse de başarıya ulaşamadı. Ardından 1665 yılının Aralık ayında yazdığı Alexandre ile Grand (Büyük İskender) adlı oyunu ile adını hemen duyuran ve yayan bir tragedya ile başarıya ulaştı.

Jean Racine Yunan mitolojisinden, Eski Yunan trajedi yazarlarının oyunlarından ya da tarihten seçtiği oyun kahramanlarını gerçekçi bir biçimde, sanki kendi çağında yaşayanlar gibi düşünen ve davranan kişiler olarak çizmiştir.

Eski Yunan trajedisinin klasik biçimini kullanan Racine’in oyunları sarayın koruması altındaki tiyatrolarda, soylulardan oluşan bir izleyici karşısında oynandı. Bu oyunlarda tutkular ile akıl ve erdem arasındaki çatışma trajediyi yaratıyordu. Aklın yolu görev ve sorumluluktan geçtiği için, oyunun sonunda ahlaksal ya da dinsel değerler egemen oluyordu.

Racine’in 1667 yılında yazmış olduğu Andromak (Andromaque) trajik bir sonla biten tutkulu bir aşk öyküsünü konu alır. Britannicus, Neron devrine ait manzum piyes’in (Britannicus; 1669) kahramanları Roma İmparatoru Neron ile iktidar hırsı içindeki annesi Agrippina’dır. Oyun, Neron’u suça ve cinayete iten nedenleri irdeler.

Ünlü Yunanlı komedi yazarı Aristopfanes‘in Eşek Arıları: Yargıçlar (İÖ 422) oyunundan uyarlamış olduğu Davacılar (Les Plaideurs; 1668), yazarın tek komedisidir.

Osmanlı tarihini değiştirerek yazmış olduğu Bayazıt (Bajazet; 1672) ise yıkımla sonuçlanan tutkulu ve kıskanç bir aşk ilişkisinin öyküsüdür.

1673 yılında Fransız Akademisi’ne üye seçildi.

35 yaşında sanat yaşamının doruğuna yükselen Racine, Yunan mitolojisinden konuları işleyen İphigenie’yi (1674) ve derin, şiirsel bir trajedi olan Phaidra’yı (Phedre; 1677) yazdı.

Racine, başyapıtı sayılan Phaidra sahneye konduktan sekiz ay sonra tiyatroyu bıraktı. Nedeni tam olarak anlaşılamadıysa da, dinsel çevrelerin tiyatroya karşı giderek artan tepkisi altında kalmış olabileceği sanılmaktadır. Bundan birkaç yıl sonra bir dostunun ısrarı üzerine iki trajedi daha yazdı. Ester (Esther; 1689) ve Atali (Athalie; 1691) adlı bu iki oyunun konuları Kutsal Kitap’tan alınmıştı.

Dünyayla ilgili trajedilerinin konuları, Osmanlı sarayında geçen “Bajazet” (Bayezit, 1672) dışında Yunan ve Roma tarihinden alınmadır. Euripides ve Sofokles, yararlandığı kaynakların başındadır. Son iki trajedisinin konuları ise Kutsal Kitap’tandır. Tüm oyunlarında yer, zaman ve eylem birliği kuralına katı bir biçimde uyar. Trajedilerinde karmaşık olaylara yer vermez, yalnızca kişileri ve onların tutkularını karşı karşıya getirir.

Yazara yaşamının son yıllarında kral XIV. Louis tarafından Fransa’nın resmi tarihini yazma görevi verildi. Yeniden dine dönen Racine, 20 yaşındaki dindar bir kızla evlenerek yedi çocuk sahibi oldu. Fransız toplumunda saygın bir yeri olan Racine’in oyunları daha yaşadığı dönemde Fransız tiyatrosunun klasikleri arasına girdi.

Jean Racine, 1677 yılında Catherine De Romanet ile evlendi. Louis Racine adında bir oğlu vardı. Toplam 7 çocuğu oldu.

Tüm inancıyla yazdığı bu eserlerin softaların baskısıyla oynatılmadığını görünce kırıldı; özel yaşamındaki koyu Hıristiyanca yaşamın bile inandırıcı görünmemesi karşısında küstürücü bir suskunluğa gömüldü. Kral XIV. Louis’in yakın ilgisine karşı bile Port-Royal ilkeleriyle direnince ruhsal bir yalnızlığın içine düştü, hastalandı, kısa sürede de öldü.

Jean Racine, 21 Nisan 1699 tarihinde Paris, Fransa’da 60 yaşında ölmüştür.

Eserleri :
1664 – Thebaide
1665 – Alexandre ile Grand (Büyük İskender)
1667 – Andromak
1668 – Davacılar (Les Plaideurs)
1669 – Britannicus
1670 – Bérénice
1672 – Bayazıt (Bajazet)
1673 – Mithridate
1674 – İphigenie
1677 – Phaidra (Phedre)
1689 – Ester (Esther)
1691 – Atali (Athalie)

Jean Racine sözleri :
– Başa kakılan bir iyilik daima hakaret yerini tutar.
– Alçağın korktuğu tek şey ölümdür, başka şeye aldırmaz.
– Bir trajedinin ölüme ya da kana ihtiyacı yoktur. Trajedinin zevk veren yönü olan o muhteşem hüzünle dolu olması yeterlidir.

Kategoriler: J
Benzer Biyografiler